Âşık SANCAK ( Hasan SANCAK)
1951 yılında Tekkeköy ilçesi Çimenli köyünde doğdu. İlkokul dördüncü sınıfa kadar kendi köyünde, dördüncü ve beşinci sınıfları ise Mert ırmağı köprüsü yakınındaki eski Kubilay ilkokulu’nda okudu. Akpınar öğretmen okulundan mezun olarak öğretmen olarak Rize ili Kalkandere ilçe Ünalan köyü ilkokulunda göreve başladı. 1974 yılında Samsun Başköy ilkokulu’na atandı. Burada on yıl görev yaptıktan sonra 1984 yılında rahatsızlandı ve ‘ruh sağlığı’ tedavisi gördü.1994 yılına kadar gördüğü tedavi sonunda ‘Malulen emekli’ ye ayrıldı.
Saz çalmasını bilen ve bir kısmı ‘usta malı’ olmak üzere kendi şiirlerinden bazılarını da seslendiren ve HOTEY-DER. Üyesi olan Hasan SANCAK’ın ‘ KÜPE’ isimli bir şiir kitabı bulunmaktadır.
Samsunlu Halk şairi Aşk ERDEMLİ talebesi olan Hasan SANCAK ustasıyla birlikte Türkiye Âşıklar Atışma Yarışmaları’na katılmıştır.
OY’UN İÇİN
Ey Samsun’lu şok partiden
Aday çıktım oyun için
Ak partiden ok partiden
İnan bıktım oy’un için
Sanmayın boşa terledim
Her yarayı neşterledim
Yağmadım ama gürledim
Şimşek çaktım oy’un için
Yaptım nice nice talan
İnsan ah’ı bana kalan
Para etmiyor mu yalan
Partal sıktım o’yun için
İş gelince sırasına
Bakıverdim çaresine
Kardeşlerin arasına
Nifak ektim o’yun için
Sözü söylerim yerine
Yorarsan iner derine
Şerefimin üzerine
Kalem çektim oy’un için
SANCAK yanaştım limana
Uydum düzene zamana
Ulan, az kalsın imana
Gelecektim oy’un için
2007 – Âşık SANCAK ( Hasan SANCAK)
PARANIN GÜCÜ
Gayrimenkul paraya, Allah gibi taptılar
Onur şeref yolunda her zaman bitaptılar
Türkiye ligimizi Turkcell ligi yaptılar
Türk ve Türklük adına çok büyük acıdır bu
Bağımlı ülkelerde paranın gücüdür bu
Ne gerçekleri gördük ne doğruları gördük
Düzenbaz düzenine kalktık harfiyen uyduk
Türkiye kupasının önüne Fortis koyduk
Fortis ithal edilmiş yasal tefecidir bu
Bağımlı ülkelerde paranın gücüdür bu
Seçim nutuklarımız hikâyeymiş masalmış
Çünkü Asil kanların fotokopisi kalmış
İkinci ligimizde Bank Asya ligi olmuş
Türklüğü ihanetin bilemem kaçıdır bu
Bağımlı ülkelerde paranın gücüdür bu
Bu sözleşme yüzünden biz murada ermedik
Kim derse yalan söyler böyle bir söz vermedik
Kuzey Irak’a bile para için girmedik
İnsanlıktan yoksunun başının tacıdır bu
Bağımlı ülkelerde paranın gücüdür bu
Üç beş kuruş vermesin diye ilaç doktora
Bey yüz yirmi beş kişi sürdü yüzüne kara
Pkk’lı vekili gazi yapanda para
Sekiz buçuk milyarlık fakir ilacıdır bu
Bağımlı ülkelerde paranın gücüdür bu
Şu koskoca dünyayı dar ediyor acımız
Bunun farkında değil adamlık miracımız
Para için soyuldu çırılçıplak bacımız
Kullanmak değil ise peki ya necidir bu
Bağımlı ülkelerde paranın gücüdür bu
SANCAK der ki; uyuma, uyan arkadaş uyan
Bu gerçeği nereden görecek ki uyuyan
Bunlar kadar paraya tapmamıştı Manukyan
Bu ev sahibi değil, evde kiracıdır bu
Bağımlı ülkelerde paranın gücüdür bu
2007 – Âşık SANCA (Hasan SANCAK)
KEFEN
Kurtuluş savaşında, Atatürk ( Nene hatun )
Kazma ile kürekle, bu vatanı kurtardı
Şimdi ise tarihten, silinmek üzre adın
Misyoner halimize, hem güldü hem sırtardı
Ne geçmişe bak derim, ne de derim utanın
Torunu olmayana, O Nine’nin Ata’nın
Şehitler ve Gaziler, değerini vatanın
Cephe terazisinde, canı ile tartardı
Dövmeyi bilmezdiler, su doldurup havana
Edirne’den kalkanlar, yaya giderdi Van’a
Yüreğini doldurup, toplara boş kovana
Ne yolundan dönerdi, ne de ayak sürterdi
Beyaz kefen giyerek, şah binerdi atına
Hem kendisi hem halkı, ererdi muradına
Kulak tıkamak yoktu, Ulusun feryadına
Bir kulağı Musul’du, bir kulağı Merter’di
Hakkaniyet taç iken, para değilken iman
O mağrur dağlarıma, çökmezdi kara duman
Hak adalet özgürlük, dağıttıkları zaman
“ Türk dünya’ya bedeldi ”, hatta biraz artardı
Kayboldu adamlığın, kalmadı öneminde
Bu nedenle yer buldun, bodrumlarda zeminde
Ulu Önderlerimin, yükselme döneminde
Ne ödenek olurdu, ne üstünü örterdi!
SANCAK der ki; gün gelip kenara atılacak
Yıldızları sönecek, ay ise tutulacak
Bilseydi ki bu vatan, parayla satılacak
Şehitler o kefeni, asla giymez yırtardı
Ağustos 2006 – Âşık SANCAK (Hasan SANCAK)
TESCİLLENMİŞ DELİ
Beni can kulağınla, dinle anla kardeşim
Sizler için doğmaya, çalışan bir güneşim
Siyaset ile değil, siyasetçiyle işim
Halkın gören gözleri, susturulmaz diliyim
İşte bu nedenle ben, tescillenmiş deliyim
İnsanlığa aç yattım, sanmayın doyduğum var
Ne banka batırmam var, ne halkı soyduğum var
Ne “çıkın” ne “takıdan”, kenara koyduğum var
Bana yeter terimin, karşılığın alayım
İşte bu nedenle ben, tescillenmiş deliyim
Kızıl, sarı ve yeşil, sermayem marketim yok
Naylon faturam da yok, paravan şirketim yok
Parayla takas olmuş, onur etiketim yok
Ben halkın memuruyum, nasıl “işim bileyim”
İşte bu nedenle ben, tescillenmiş deliyim
Ne sihirli değneğim, ne elimde Asa’m var
Ne orman kanunum var, ne “2b” yasam var
Böyle satış mı olur, peşkeş diye tasam var
Sırtımdaki eşeğin, ayağının nalıyım
İşte bu nedenle ben, tescillenmiş deliyim
Söyleyin şu sırtımı, hangisine yaslayım
Bokla bok takası bu, nesini kıyaslayım
Ben fare tutacaksam, neden kedi besleyim
Dediğim bu arkadaş, kediyi yakalayım
İşte bu nedenle ben, tescillenmiş deliyim
Ne kuran kurslarını, ne enstitü kapattım
Ne Milli Eğitimi, coniye teslim ettim
Bana ne, sana neci, bir toplumu ürettim
Göbekten bağlıları, istiyorum salayım
İşte bu nedenle ben, tescillenmiş deliyim
SANCAK der ki; gördükçe, iki gözüm taşıyor
Vekâlet verenlerden, vekil uzaklaşıyor
Kuva-i Milliye’nin, ruhu bende yaşıyor
Ötmek istesin yeter, her bülbülün gülüyüm
İşte bu nedenle ben, tescillenmiş deliyim
12.04.2010 – Âşık SANCAK (Hasan SANCAK)